0553 661 52 02 asli@arslantas.av.tr

ÖZEL GÜVENLİK KİMLİK KARTININ YENİLENMESİ

Özel Güvenlik Görevlisi olarak meslek hayatını devam ettirmek isteyen özel güvelik personeli 5 yılda bir kimliğini yenilemek zorundadır. Özel Güvenlik Görevlisi olarak çalışmakta olan 5 yıllık süresi dolan personelin bu görevlerine devam edebilmeleri için Yenileme  Eğitimi almak zorundadırlar. Özel güvenlik görevlisi olarak çalışanlar, özel güvenlik kimlik kartının “geçerlilik süresinin” bitmesine en az 6 ay kala başvuru yapmaları gerekmektedir.

ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİSİ KİMLİĞİNİ YENİLEMEK ZORUNDA MIDIR?

Anayasanın 18. maddesinde yer alan “Hiç kimse zorla çalıştırılamaz….” şeklindeki düzenleme, çalışma hakkının isteğe bağlı bir hak olduğunu ve bu hakkın irade dışı bir şekilde zorla kullandırılamayacağını (hiç kimsenin zorla çalıştırılamayacağını) açıklığa kavuşturmuştur. Dolayısıyla Özel Güvenlik Görevlisi olarak çalışmak istemeyen bir kişiyi bu işi yapmaya veya kimlik kartını yenilemeye kimse zorlayamaz. Herkes çalışacağı alanı ve işi özgürce seçip istediği meslekte çalışabilir.

  ÖZEL GÜVENLİK KİMLİK KARTININ YENİLEMEK İSTEMEYEN GÜVENLİK  GÖREVLİLERİNİN TAZMİNAT HAKKI

Özel güvenlik görevlisinin kimlik kartının süresinin bitmesi sebebiyle iş akdinin feshedilmesi halinde özel güvenlik görevlisi Kıdem Tazminatına hak kazanır. Özel güvenlik görevlisinin kimlik kartının süresinin bitmesi halinde işçi güvenlik görevlisi olarak çalışamaz ve çalışma izni sona erer. Çalışma izninin bitecek olması nedeniyle güvenlik görevlisi olarak çalıştırılmasının imkansız hale gelmesi sebebiyle feshin 4857 sayılı Kanun’un 25/III. maddesi kapsamına dahil edilir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinin (III) numaralı bendinde, işçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması halinde, işverenin derhal fesih hakkının olduğu açıklanmıştır. İşçiyi çalışmaktan alıkoyan sebepler, işçinin çevresinde meydana gelmelidir. İşyerinden kaynaklanan ve çalışmayı önleyen sebepler bu madde kapsamına girmez. Özel güvenlik görevlisinin kimlik kartının süresinin bitmesi ile fesih işveren tarafından zorlayıcı sebeple gerçekleştirildiğinden işçi Kıdem Tazminatına hak kazanır. İşçinin iş sözleşmesinin zorlayıcı sebeplerle 25/III. bendi uyarınca feshi halinde, işverenin bildirim şartına uyma ya da ihbar tazminatı yükümlülükleri bulunmamaktadır. Ancak, 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesi uyarınca kıdem tazminatının ödenmesi gerekir.

Peki ne yapmak gerekir?

Bu durumlarda muhakkak uzman bir avukattan danışmanlık almak gerekmektedir. Kesinlikle işverenler tarafından verilen evraklar imzalanmamalıdır. Bu süreçte işverenler tarafından istifa beyanı alınabilmekte veya işçiden ibraname imzalaması istenebilmektedir. Bu evrakların imzalanması halinde güvenlik görevlisi tüm haklarından vazgeçmiş olarak kabul edilir ve hiçbir tazminat talebinde bulunamaz. Bu sebeple muhakkak uzman bir avukattan hukuki danışmanlık alarak bu sürecin yürütülmesi gerekmektedir.

DAHA FAZLA BİLGİ İÇİN BİZİMLE İLETİŞİME GEÇİNİZ.

ÖRNEK YARGITAY KARARI

22. HUKUK DAİRESİ 2016/16091 E. , 2019/14246 K. K.T.27/06/2019

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı asıl işveren Belediye işyerinde 07/04/2011-30/09/2014 tarihleri arası güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai alacaklarını istemiştir. Davalıların Cevaplarının Özeti: Davalı Belediye vekili, davacı ile aralarında işçi işveren ilişkisi olmadığını, davacının diğer davalının işçisi olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. Davalı … Hiz. Ltd. Şti. vekili, dava konusu alacakların zaman aşımına uğradığını, davacının özel güvenlik kimlik kartı yenileme işlemini yaptırmadığını, kimlik kartı olmayan özel güvenlik görevlisinin çalıştırılamayacağını beyanla davanın reddini istemiştir.

Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedilip feshedilmediği noktasındadır.4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanun’un 25/II. maddesinde öngörülen ve işverene derhal fesih yetkisi tanıyan haklı sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir.

İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz. Yargılama sırasında bu sebeplerin ağırlıkları her olayın özelliğine göre değerlendirilmelidir. İşçinin iyi niyet ve ahlak kurallarına uymayan davranışı sonucunda iş ilişkisine devam etmek işveren açısından çekilmez hale gelmişse, diğer bir anlatımla güven temeli çökmüşse işverenin haklı sebeple derhal fesih hakkı doğar. Buna karşılık, işçinin davranışı taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunmamakla, iş ilişkisine devamı tam anlamıyla çekilmez hale getirmemekle birlikte, işin normal işleyişini bozuyorsa, işyerindeki uyumu olumsuz yönde etkiliyor ve işverenden bu nedenle iş ilişkisini yürütmesi normal olarak beklenemiyorsa 4857 sayılı Kanun’un 18/1. maddesi gereği geçerli fesih hakkı doğar. Somut olayda, davacı 07/04/2011-30/09/2014 tarihleri arasında davalı asıl işveren Belediye işyerinde dava dışı ve davalı alt işveren şirketler nezdinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, İş sözleşmesinin davalı alt işveren şirket tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürmüş, Davalı alt işveren ise davacının özel güvenlik kimlik kartını yenilememesi gerekçesi ile iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur.

Mahkemece davacının özel güvenlik kimlik kartı olmaksızın çalıştırılmasının yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile dava konusu kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş ise de haklı feshe konu edilen eylem işin normal işleyişini ve işyerindeki uyumu olumsuz yönde etkileyici nitelikte olsa da haklı fesih sebebini oluşturacak ağırlıkta olmadığı anlaşılmış olup kıdem ve ihbar tazminatlarının hüküm altına alınması gerekirken haklı fesih nedeni bulunduğu tespiti ile davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 27/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.